Trabzon Akçaabat sahili Mersin Mahallesinde denize sıfır ve eski vakıf arazisi olan bir dönümlük alanın TİSKİ (Trabzon İçmesuyu ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü) tarafından 7 milyon TL’ye satılacak olması bölge halkını ayağa kaldırdı.
Bölgede incelemelerde bulunan CHP Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya, CHP PM Üyesi ve İstanbul Milletvekili Gökan Zeybek, CHP Kadın Kolları MYK Üyesi Fevziye Pehlivan, CHP Akçaabat İlçe Başkanı Mustafa BAK ve CHP Bayburt İl Başkanı Mehmet Sezer satışa tepki gösteren mahalle sakinleriyle bir araya geldiler.
“BURASI GEÇMİŞTE HALKINDI, ÖYLE DEVAM ETSİN”
CHP Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya, yaptığı açıklamada geçmişte mahalle halkının mesire alanı olarak kullandığı, denize girme alanı olarak kullandığı ve gazinosu içinde olan denize nazır alanın satışa çıkarıldığına dikkat çekerek, “Bu alan Mersin
Beldesi’nin mahalleye dönüştürülmesiyle birlikte Trabzon Büyükşehir Belediyesi TİSKİ’ye devredilmiş. O devirden sonra buranın şimdi satışı söz konusu. Mahalle halkı hep burada. Mahalleden insanlar. Biz davet etmedik. Sağ olsunlar kendileri bir duyarlılık gösterdiler buraya sahip çıkıyorlar. Neye sahip çıkıyorlar? Buranın satışı ile ilgili bir planlama var. Fakat arka planda Trabzon siyasetinde etkin, iktidara yakın bir kişinin bu alanı alıp konut üreteceği ve mahalle halkının geçmişten bugüne kullandığı bu alanı kendi tasarrufuna geçireceği konuşuluyor.” dedi.
Kaya, “Vatandaş bu iddialara duyarsız kalmamış; ’Burası geçmişte bizimdi, mahallemizindi, beldemizindi, halkındı. Aynen o şekilde devam etsin. Burayı kimsenin elimizden almasına, buraya bina dikmesine müsaade etmeyeceğiz.’ diyor. Biz de bu sesi duyurmak için, bu meselenin takibini yapmak için bugün mahalle halkıyla beraber İstanbul Milletvekilimiz Parti Meclisi Üyemiz Gökan Zeybek, İlçe Başkanımız ve Kadın Kolları MYK Üyemiz ve arkadaşlarımızla birlikte vatandaşın bu haklı sesine ses olmak için buraya geldik. Parti Meclisi Üyemiz Gökan Bey şimdi konu hakkında teknik bir değerlendirme yapacak. Sonrasında meseleyi biz sonuna kadar takip edeceğiz.” diyerek sözlerini tamamladı.
“TÜRKİYE İMAR İŞGALİ ALTINDA, İMAR YAĞMASI ALTINDA.”
“Türkiye bir imar işgali altında, imar yağması altında.” diyerek sözlerine başlayan CHP PM Üyesi ve İstanbul Milletvekili Gökan Zeybek de sözlerini şöyle sürdürdü;
“Milletvekillerimizle, İlçe Başkanımızla, Bayburt İl Başkanımızla, Kadın Kolları MYK üyemizle birlikte halkımızın yanındayız. Nasıl ki İstanbul’daki yeni yapılan binaların büyük bir çoğunluğu yabancılara, Orta Doğu kökenli sermaye sahiplerine peşkeş çekiliyorsa, satılıyorsa, T.C. vatandaşlığı bunun üzerinden veriliyorsa belli ki Mersin mahallesinde yıllardır, on yıllardır, yüz yıllardır köyün ortak malı, beldenin ortak malı olan bu arazi, revizyon imar planıyla iptal edilmesine rağmen plan yeniden gündeme getirilerek burası konut alanına alınıyor. Bu işin arkasından pis kokular geliyor. Burada 2,5 - 3 milyona daireler satılıyor. Dairelerin günlük kirası 3.000-5.000 TL arasında değişiyor. Belli ki burada Akçaabat Mersin Mahallesi halkının denize gireceği alan Orta Doğu’dan yazın buraya gelecek insanlar için kiralama ya da satın alma usulüyle birilerinin zenginleşeceği bir plan yapılıyor. Şimdi bu planı yapanlar kimden yana? Halktan mı? Ranttan mı? Kendi ceplerini mi düşünüyorlar? Halkı mı düşünüyorlar?
Burada bütün yol boyunca yapılan binalar var. Burası neden Trabzon İçme suyu ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü’ne verildi? Çünkü bu binaların atık sularının gelip burada arıtılarak, deşarj edilerek bertaraf edilmesi gerekiyor. Ama TİSKİ burada kendisi ile ilgili bir faaliyet yapmak yerine, burayı konut imarına geçiriyor ve burayı satarak bir bütçe elde edecek. Ama daha da önemlisi burada yapılacak 20 tane daireyi 3 milyondan satsa 60 milyon. Ama araziyi 7 milyona satıyorlar. Burada da büyük bir haksızlık var. Biz bölge halkının yanında olmak için geldik. Bu meseleyi Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne kadar taşıyacağız.”
“YEŞİL ALANLAR, KAMUSAL ALANLAR HALKINDIR. KADINLARINDIR, ÇOCUKLARINDIR, DOĞMAMIŞ ÇOCUKLARIMIZINDIR.”
“Burada değerli arkadaşlarımız bu meseleyi yerel basına taşımışlar. Biz de bunu Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne milletvekilimiz Ahmet Kaya’yla birlikte taşıyacağız. Trabzon sahipsiz değildir. Trabzon halkı imar rantına kurban edilemez. Akçaabat Mersin mahallesinin en nadide sayfiye yeri olan bu plaj alanı ve benzeri kamusal alanların halkın adına kamulaştırılarak kullanılması gerekir. Birtakım siyasilerin ve onların yakın çevresindeki insanlara rant amacıyla satılmaması gerekir. Bu konudaki mücadeleye sonuna kadar devam ediyoruz. Akçaabat İlçe Başkanımız Mustafa Bak, belediye meclis üyelerimiz ve Trabzon Milletvekilimiz Sayın Ahmet Kaya süreci yakından takip ediyorlar. Halkımızın yanınızdayız. Biz haklının yanındayız.” diyerek sözlerini sonlandırdı.
“HİÇBİR KANUN YA DA DÜZENLEME VATANDAŞIN ÖNCELİĞİNDEN DAHA ÖNEMLİ DEĞİL.”
CHP Akçaabat İlçe Başkanı Mustafa Bak ise, Mersin halkının burada yapılmak istenen satışa karşı çok büyük tepki gösterdiğini belirterek, “Vatandaş diyor ki; 'Burası bizim elimizde kalan tek alanımız. Burayı geçmişten beri biz kullanıyoruz. Burası köylülerin, vatandaşın, bizlerin. Eğer burada bir tesis yapılacaksa, bir yapılaşma olacaksa yine köy halkına bizlere bir sosyal alan şeklinde yapılmasından yanayız. Asla satışına onay vermiyoruz.’
Hiçbir kanun ya da düzenleme vatandaşın önceliğinden daha önemli değildir. Biz de vatandaşın bu haklı talebine ses olmak için ve gösterdikleri tepkiye duyarlı olmak için buradayız. Her zaman da bu konunun takipçisi olacağız.” dedi.
“BİR TEK BURASI KALDI, SATILMASINI İSTEMİYORUZ”
Sahildeki arazinin satışına karşı olduklarını ifade eden mahalleli bir kadın “Biz de satılmasını istemiyoruz. Bizim çocukluğumuz burada geçti. Burada doğdum büyüdüm. Burada çocuklarımızın oturacağı bir çay bahçesi, çocuklarımızın gideceği dondurma yiyeceği hiçbir yer yok. Kesinlikle satılmasını istemiyoruz, karşıyız.
Eskiden burası piknik alanıydı, gazinoydu. Trabzon’dan da gelip insanlar burada piknik yapıyordu, denize giriyordu, çadır kuruyordu. Buraya bina kurulursa buraya çok yazık olur. Biz buranın çoluğumuzun çocuğumuzun akşamdan gelip oturacağı bir çay bahçesi olmasını istiyoruz. Deniz kenarlarını kapattılar, yapılan evler sahile yeterince kirlilik verdi. Bir tek burası kaldı. Buraya da dokunmasınlar. Köy halkının oturup bir çay içeceği güzel bir alan yapsınlar. ‘Millet Bahçesi’ deyip duruyorlar. İşte Millet Bahçesi yapılacak yer.” dedi