Küfürbaz Fenerliyi hukukla dize getirdi!

Küfürbaz Fenerliyi hukukla dize getirdi!

Trabzonlu ve Trabzonsporlu hukukçu Arş. Gör. Pirali Çağrı Şensoy, kendisine sosyal medya üzerinden hakaret eden Fenerbahçeli Z. G. adlı taraftar hakkında Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunmuştu. Şikâyet sonrasında uzlaştırmacı aracılığıyla Z.G.nin kendi hesabına 1000 TL göndermesini ve açıklamasına da “2010-2011 şampiyonu Trabzonspor’dur” yazmasını istemesi sonucu şikâyetten vazgeçen Şensoy, bu parayla da Trabzonspor forması satın alarak çocuklara hediye etti.

Şensoy ile Akça TV olarak süreçle ilgili bir söyleşi yaptık, işte sorularımız ve Şensoy’un cevapları:

Niçin suç duyurusunda bulundunuz?

İlk devrede oynan Trabzonspor Fenerbahçe maçında bir penaltı pozisyonu vardı. Bu pozisyonla ilgili Twitter üzerinden bir yorumda bulunmuştum. Bu yorumumun altına hakaret içerikli cevap geldi. Ben hukuk felsefesi üzerine çalışan bir akademisyenim. Hukuk felsefesinin ilgi alanlarından en önemlisi adalet kavramının tartışılmasıdır. Adalet bir yönüyle haksızlık etmemek ancak bir yönüyle de haksızlığa sessiz kalmamayı gerektirir. Çevremizde her gün hukuksuzluklara, haksızlıklara şahit oluyoruz. Ahlakımız gereği bunları kınıyoruz ancak kınamakla yetiniyoruz. Hukuki mekanizmaları harekete geçirmiyoruz. Twitter başta olmak üzere sosyal medyada da insanlar yaptıkları eylemlerin ne anlama geldiğini hiç düşünmeden, karşısında bir insan olduğunu ve bir insana hakaret etmeden konuşmak gerektiğini düşünmeden bu tarz yorumlar yapabiliyorlar. Hakaret Türk Ceza Kanunu’na göre suç olarak sayılan bir haksızlıktır. Ben de bu haksızlığa uğrayınca, sosyal medyadaki ve hatta günlük yaşamdaki nezaketsizlikten ve hukuksuzluktan rahatsız bir kimse olarak rahatsız olduğum durumu düzeltmek amacıyla cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulundum.

Sonucu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Suç duyurum neticesinde karşı tarafla 1.000 TL ödenmesi ve havale açıklamasına “2010-2011 Şampiyonu Trabzonspordur” yazılması şartıyla uzlaştık. Ben yüksek lisansta cezaların amacı üzerine çalıştım ve bu çalışmamı kitap olarak yayınladım. Cezaların genel olarak üç amacı olduğu iddia edilir. Bunlar caydırma, ıslah ve kefarettir. Bu olaylar silsilesi ve bu sonuç neticesinde sanıyorum hem benim çevremde bu olaya şahit olan insanlar, hem de karşı tarafın çevresindeki insanlar bu eylemlerin neticesiz kalmadığını görünce artık sosyal medyada yazdıklarına daha dikkat edeceklerdir, bu caydırmadır. Aslında benim bu olayın kamuoyunda duyulmasını istemem de caydırıcılığın etkisini arttırmak ve insanlarda farkındalık yaratmak içindi. Bu sebeple bana bu imkânı sağladığınız için minnettarım. Aynı zamanda karşı taraf da bu olaydan sonra yazdıklarında daha dikkatli olacaktır, yani ıslah olacaktır. Son olarak da karşı taraf bir haksız eylemde bulundu, bu haksızlığı neticesinde bir karşılık ödedi yani cezanın kefaret işlevi de gerçekleşti.

Böyle bir şartı neden öne sürdünüz?

Trabzonspor ile Fenerbahçe arasında 2010-2011 futbol sezonunda yaşananlar kamuoyunun malumudur. Ben bir Trabzonspor taraftarı olarak o sezon şampiyon olduğumuza inanıyorum. Elbette Fenerbahçeli arkadaşımız da aksi yönde düşünüyordur. Bu hakaret gerçekleştiği gece benim moralim bozuldu, suç duyurusunda bulunurken karşı tarafın anlamlı bir ceza almasını istedim. Arkadaşlarım tarafından 2010 ve 2011’in toplamı olarak 4021 lira talep etmem fikri verildi ancak bu ekonomik durumunda karşı tarafı böyle bir külfete sokmak istemedim. Esasında buradaki para bir araçtır. Ben başta 2011 lira teklif ettim ancak karşı tarafın talebi doğrultusunda bunu 1000 liraya düşürdük. Ancak açıklama kısmında ifade ettiğimiz üzere “2010-2011 Şampiyonu Trabzonspordur” yazılmasının uzlaşma şartı olmasına ısrar ettim. Çünkü bir Fenerbahçe taraftarı için bu itirafta bulunmak para ödemekten daha zor bir durum olsa gerek. Zaten ben bu parayı kullanmayacağım. Trabzonspor kombinesi alarak kulübe katkıda bulunarak şampiyonluk maçını da bu biletle izlemek istiyordum ancak kombine satışları son bulmuş. Şimdi düşüncemiz bu parayla forma alıp genç kardeşlerimize hediye etmek. Böylece hem kulübümüz kazanır hem de şampiyonluk senesinde bazı genç kardeşlerimize Trabzonsporluluk duygusunu aşılamış oluruz.

Bu sonuçtan hareketle kamuoyuna çağrınız nedir?

Sosyal medya için her ne kadar “sanal âlem” denilse de bu platformlar sanal değil gerçek alanlardır. Her yazdığınız yorumun karşısında bir gerçek insan var ve bu yazdıklarınızdan etkileniyorlar. Kimsenin hakarete uğradıktan sonra hiçbir şey yokmuş gibi hayata devam edebileceğini sanmıyorum, muhakkak insan öfkeleniyor, üzülüyor. Zaten bunun için hakaret bir suç olarak düzenlenmiş. Hepimiz insan olarak onurlu yaşama hakkına sahibiz ve kimsenin onurumuzu zedelemeye, bizi rencide etmeye hakkı yok. Aynı şekilde nezaketsizlikten ve hukuksuzluktan sürekli şikâyet etmekteyiz ancak hiçbirimiz elimizi taşın altına koymuyoruz. Hukuksuzluklara sessiz kalmayalım. Şikâyette bulunalım. Teknoloji çağında bu şikâyetleri yapmak artık çok kolay.  Benim en büyük hayalim herkesin beyefendi hanımefendi olduğu bir toplumda nezaket içerisinde saygın bir hayat sürmek. Bunun için hepimizin vazifeleri var. Kötülükleri kınamak ve kötülük yapmamak elbette iyi ancak bana öyle geliyor ki kötülüklere engel olmak ve karşılığını bulması için çalışmak da ahlakın bir gereğidir.

Şensoy, uzlaşı karşılığında kendisine gönderilen 1000 TL ile Trabzonspor forması satın alarak hem paranın Trabzonspor’a gitmesini hem de başarılı öğrencilerin Trabzonspor forması sahibi olmasını sağladı. Trabzon Araklı Atatürk Ortaokulundaki 5 öğrenciye forma satın alan Şensoy, formaları Okul Müdürü Ali Şengün ve Beden Eğitimi Öğretmeni Zeki Yakupoğlu eşliğinde takdim etti.

Güncelleme Tarihi: 17 Mart 2022, 17:01
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER