Eski İyi Parti Trabzon Milletvekili Adayı Osman Akbulut, Arap turistler etrafında başlatılan tartışmayla ilgili açıklamada bulundu. Ak Parti Milletvekili Bahar Ayvazoğlu’nun Arapça tabelaları eleştiren vatandaşları hiçbir bilgi ve kanıta dayalı olmayarak “ajan” diye suçlamasına tepki gösteren Akbulut “Arapça tabelaların hemşehrilerimiz tarafından eleştirilmesi, gösterdikleri hassasiyet onları ne ırkçı ne de ajan yapar.” dedi.
YERSİZ VE BİÇİMSİZ
Akbulut yaptığı açıklamada önemli mesajlar verdi. Bir yerel gazete mensubunun İyi Parti Trabzon İl Başkanı Azmi Kuvvetli’yi, Ak Parti Ortahisar İlçe Başkanı Selahattin Çebi gibi Arap turistlere çiçek vermeye davet etmesine ve İyi Partili Kuvvetli’nin bu çağrıya “olumlu” yanıt vermesi de açıklamada gündem oldu. Akbulut “Sonuç olarak halkı havanda su dövmeye alıştıran zihniyet bu alışkanlığı ile Arap hayranlığını bilindik propaganda yöntemiyle göstere dursun yerel bir gazete temsilcisinin muhalefet partilerini çikolata, çiçek kampanyası saçmalığının içine çekme çabası son derece yersiz ve biçimsizdir.” diye konuştu.
Akbulut’un tam açıklaması şöyle:
“Trabzon’un eşsiz güzelliklerinden Uzungöl’de çekilen bir videonun sosyal medyada gündem olmasıyla yeniden konuşulmaya başlanan Arapça tabelaların hemşehrilerimiz tarafından eleştirilmesi, gösterdikleri hassasiyet onları ne ırkçı ne de ajan yapar.
AKP Vekili Ayvazoğlu’nun hükümetin halkı susturma yöntemlerinden birisi olan “etiket yapıştırma” hareketine yönelmesi geldiği siyasi kültürün bir parçası olsa da kabul edilebilir değildir.
Hiç kimse Trabzon halkının tepkilerini işine geldiği gibi değerlendiremez. Türk milliyetçiliğini siyasi görüşü ne olursa olsun aileden gelen bir gelenek olarak yaşayan, yaşatan ve hisseden Karadeniz halkının milliyetçilik yönüyle övünmeyi bilen vekil ve bürokratlar bu kendiliğinde gelişen duruşun devam edebilmesi için halkın verdiği, bölgeyi koruma çabasını görmezden gelmemelidir.
Ülkemiz genelinde de bugün çıkıp Türkçe tabela talebini yok sayanların, yarın değişen sulandırılan milliyetçilik anlayışını eleştirmeye ne yüzleri ne de hakları olacaktır.
Günlük de değil anlık siyaset peşinde koşanların Trabzon halkına verdiği zararı telafi edebilmek kim bilir kaç kuşak sonraya gerçekleşir.
Kaldı ki #Ortadoğu ülkeleri dışında hiç turist alamayan şehrimizin bu döngüyü kırması için zerrece çalışması olmayan Trabzon vekillerinin tamamının şehir halkının ekonomik olarak kalkınması hedefiyle gündemi fırsat bilip dikkati bu bakış açısına taşıması daha samimi ve ileriye yönelik bir atılım olmaz mı?
Türkçe’nin korunmasına yönelik oluşan kamuoyu baskısı son derece yerinde ve haklıdır. Şehre gelen turistlerin herhangi bir güvenlik sorunu yaşamadığı Trabzon’umuzda hangi suçumuzdan dolayı gönül alma yarışına girip çiçek ve çikolata dağıtmak zorunda olalım?
Şehrin imkânlarını şehir insanının kullanamadıkları kadar istedikleri gibi kullanan ve herhangi bir sorunla karşılaşmayan misafir olarak ağırlanan turistler aldıkları hizmet karşılığının bedelini ödeyip şehirden ayrılıyor. Başka bir ülkede çok daha büyük bir bütçe ile yapacakları tatili şehrimizde uygun bir maliyet ve daha önemlisi güvenlikle, huzur içinde yapıyor.
Sonuç olarak halkı havanda su dövmeye alıştıran zihniyet bu alışkanlığı ile Arap hayranlığını bilindik propaganda yöntemiyle göstere dursun yerel bir gazete temsilcisinin muhalefet partilerini çikolata, çiçek kampanyası saçmalığının içine çekme çabası son derece yersiz ve biçimsizdir.”